2010’da Türkiye Röportajı

 

Türkiye'de hızlı gelişmeler oluyor. DTP'nin kapatılmasıyla birlikte, erken seçim konusu tartışılmaya başlandı. Bazı yazarlar köşelerinde tek çarenin seçim olduğunu vurgulamaya başladılar…

Yasalarda reformun şart olduğunu vurgulayan dış beyanlar devreye girmeye başladı… 

Bu konulara üzerine basarak değindiğim 2010'da Türkiye ve Dünya olaylarına yönelik astrolojik yorumlarım, Ekim 2009'da Uzman TV'de yayınlanmaya başlamıştı. Aşağıdaki linkten röportajları izleyebilirsiniz.

http://www.uzmantv.com/konu/2010da-turkiyeyi-neler-bekliyor

Uzman TV'nin sorularına verdiğim cevapların deşifresini aşağıda okuyabilirsiniz.

  1. 2010 Türkiye için nasıl bir yıl olacak?

Fırsatlarla dolu bir yıl bizi bekliyor olmasına karşın, önemli zorluklarımızın da ortaya çıkmak için tetikte beklediği aşikar. Her konuya değinmeye çalışacağım. Her zaman olduğu gibi, muhtemel zorlukların neler olduğunu araştıracağım ve bunların kaynak noktalarına vurgu yapacağım. Her zaman söylediğim gibi yine altını çizerek belirtiyorum: Astrolojinin uygulanma amacı, felaket senaryoları üretmek değil, olası olumsuzluklara karşı uyarmaktır!

Bu yıl Meclis, hükümetin yasama organları ülkemizin dostları ve müttefikleri,  uluslar arası ittifaklar, organizasyonlarda ortak şirketler gibi konu ve kavramlar gündemimizde ağırlıklı yer tutacak. Uluslar arası arenada Türkiye’den sıkça bahsedilecek. İçinde bulunduğumuz ittifak veya organizasyonlarda ülkemize verilen önem artacak. Şartlar öylesi gelişecek ki, Türkiye için bazı fırsatlar da öne çıkacak. Uluslar arası konularla ve projelerle ilgili önemli paslaşmalara gireceğiz. Anlaşmalar ve stratejik ortaklıklar bu yılın önde gelen konuları olacak.

Türkiye için mücadeleli, sorumluluk getiren ve dikkatli adımlar atmayı gerektiren bir dönem başlamak üzeredir. Astrolojik olarak 2009 yılından itibaren başlayan bu dönem; 2010 yılında belirginleşmekte; 2011 yılında iyice etkinleşmekte ve 2016 yılına kadar etkin bir biçimde sürmektedir. Bu hassas dönemde alınacak kararlar ve izlenecek politikalar, ülkenin geleceği için çok ama çok önem taşımaktadır. Tarihten ders almalı, geçmişte yaşanan tuzaklara tekrar düşmemelidir.

2010 ve 2011 yıllarında Türkiye, uluslar arası platformda daha fazla dikkat çekmeye ve önem kazanmaya başlarken, iç gerginliklerle de mücadele etmek zorunda kalacak ve politik alanda önemli güç çekişmeleri yaşanacak.

Yengeç/Oğlak burcundaki tutulmalar Türkiye için majör öneme sahip. Çünkü Türkiye astrolojik haritasında Yengeç burcu yükseliyor ve tutulmalar esnasında astrolojik haritanın Mars derecesi Satürn, Uranüs ve Plüton tarafından tetikleniyor.

2010 yılının 11 Temmuz’unda 19 derece Yengeç burcunda gerçekleşecek tam Güneş tutulması, ülkeler arası gerginliklerin tetikleneceğine işaret ediyor. Bu tutulma Türkiye açısından da çok önemli gelişmelere işaret ediyor. 2010 ve 2011 yıllarında Türkiye, uluslar arası platformda daha fazla dikkat çekmeye ve önem kazanmaya başlarken, iç gerginliklerle de mücadele etmek zorunda kalacak ve politik alanda önemli güç çekişmeleri yaşanacak. Halkın çok ön plana çıkacağı bir tutulma olacak bu. Doğal felaketlere karşı uyanık olunmalı bu tarih civarında.

Bu yıl yine sinsice terör saldırılarına açık gözüküyoruz. Bunlar ani ve şok edici biçimde ortaya çıkabilir. Buna mukabil güvenlik güçleri, kontrollü ve organize hareket edecekler. Bu yıl suç oranlarında da önemli ölçüde artış görülebilir. Astrolojik göstergeler, halkın sinirsel gerginliklere açık olduğunu, duygusal patlamalar neticesinde istenmedik ve sıra dışı olayların, isyankar ve karşı duran eylemlerin sayısında artış olabileceğini göstermekte. Yıllık haritamızdaki bazı gezegensel etkiler, ülkeyi içten bölmeye çalışanların kışkırtıcı çabalarını da gösteriyor.

Terör ve sinsice saldırılarla ilgili dikkatli olmak gereken tarihler pek çok. Ama bunlardan en belirgin olan aylar şöyle sıralanabilir:

8-20 Şubat, 1-12 Nisan, 22-31 Mayıs, 20-31 Temmuz, 7-20 Ağustos, 18-30 Eylül, Kasım’ın ilk yarısı, Aralık’ın tamamı…

Sağduyuyla davranarak, birlik ve beraberliğimizi korumanın çok önem taşıyacağı bir süreçten geçmekteyiz!

  1. 2010’da Türkiye’de erken seçim olacak mı?

Meclis’ten, Türkiye’mizin geleceğini ilgilendiren bazı önemli yeni kanunlar geçecek. Meclis’te bazı değişimler de oluşabilir. 2010’da erken seçim konusunun sıkça konuşulacağı bir yılda olacağız ve eğer böyle bir durum olursa, Meclis’e çok sayıda parti girecek demektir.

 

AK Parti kuruluş tarihine göre çıkartılmış astrolojik haritada, önemli bir değişim ve yeniden yapılandırma dönemine doğru gidildiğini görüyoruz. 2010 yılında, geçmişten profilinden çok farklı bir yapı ortaya çıkabilir.

 

AK Partisi, 2009 kış ayları itibariyle, eski ivmesini kaybetmeye başlayacak. Bu etkilerin 2010 Mayıs ayı sonlarından itibaren daha da belirginleşeceği görülmekte. Hukuksal konularda bazı zorlanmalar tekrar gündeme gelebilir.

 

Yıllık Güneş Dönüşü haritamızda bazı göstergelerin 60. Hükümetin sonunu gösteriyor olması, erken seçim, Meclis’te değişiklikler gibi kavramlar kuvvetli olasılıkları ortaya çıkaracak.

 

Erken seçimlere gidilmesi ihtimali çok fazla gözüküyor. Muhtemelen 2010 yılı Ekim-Kasım aylarında erken seçim olabilir. Önemli ölçüde oy kaybına uğrasa da, AKP seçimlerde yine birinci parti olacak. Çok sayıda parti meclise girecek.

  1. 2010’da Türkiye’nin komşuları ile ilişkileri nasıl olacak?

Yıllık haritamızda ülkemizin dostları ve müttefikleri,  uluslar arası ittifaklar, organizasyonlarda ortak şirketler gibi konu ve kavramlar gündemimizde ağırlıklı yer tutacak. Uluslar arası arenada Türkiye’den sıkça bahsedilecek. İçinde bulunduğumuz ittifak veya organizasyonlarda ülkemize verilen önem artacak. Şartlar öylesi gelişecek ki, Türkiye için bazı fırsatlar da öne çıkacak. Uluslar arası konularla ve projelerle ilgili önemli paslaşmalara gireceğiz. Anlaşmalar ve stratejik ortaklıklar bu yılın önde gelen konuları olacak.

Ama öte yandan astrolojik göstergeler, 2010 yılında içinde bulunduğumuz bölgede kritik gelişmeler yaşanacağını düşündürüyor. Burada özellikle vurgulamak istediğim şey, bu yıl Orta Doğu menşeli bir savaş ihtimali ve bunun bizi de arada bırakacak bir hal alacak şekle dönüşmesi riski. Bu konuda en çok İran dikkatimi çekiyor.

Seçimler sonrasında, kaos ve kargaşanın içinde kalan İran’ın 2010 yılında önemli gelişmelerin çok önemli bir başlatıcısı olacağını Dönüşüm Zamanı kitabımda irdelemiştim.

  1. 2010’da Türkiye ekonomisinde ne tür sıkıntılar yaşanabilir?

2010 yılında İstanbul’un Avrupa Kültür Başkenti olarak çok sayıda ziyaretçi alacağı tahmin ediliyor. Astrolojik göstergeler, bu sayede bu yıl turizm gelirlerinin artacağını gösteriyor. Fakat güvenlik tedbirlerinin çok iyi organize olması gerekiyor. Aksi takdirde önemli sorunlar yaşayabiliriz.

Yıllık haritamızda Şans Noktası borsa ve turizmle ilgili alanda yerleşmiş durumda. Bu şartlarda bu yıl Borsa kazandıracak diye düşünebiliriz. Ama bazı sert açılar, spekülasyonlarla yaşanan çıkışların, sert inişlerin de olacağını göstermekte.

Borsa’da ve benzeri spekülatif yatırım araçlarında sert iniş çıkışlar yaşanmasının sebepleri şunlar olacak: Hükümetin alacağı ani kararlar, erken seçim kararı, hükümet yöneticilerine yönelik girişimler, dış menşeli faktörler, yakın bölgede sorunlar, açık düşmanlıklar, ekonomik sorunlar, elçiler ve aracılar yüzünden sorunlar, genç nesil ve çocuklarla ilgili sorunlar, sağlık sorunları, çalışan kesimin artan sorunları…

Genel olarak Aralık-Mart ayları arasındaki süreçte bazı ekonomik zorlanmalar, aksamalar oluşabilir. Özellikle de Şubat ayı dikkat çekiyor. Ama 10 Şubat civarındaki birkaç günde olumlu ve toparlayıcı etkiler de devreye giriyor.

2010 yılında genel olarak ekonomide ve borsada olumlu ve olumsuz anlamda dikkat çekecek tarihler şunlar:

Olumlu: 10-14 Şubat, 12-20 Mart, 4-8 Nisan, 10-14 Temmuz, 1-6 Ağustos, 20-31 Ekim, 27-31 Aralık.

Olumsuz: 18-24 Ocak, 6-10 Şubat, 16-20 Şubat, 1-3 Nisan, 9-12 Nisan, 1-5 Mayıs, 12-16 Mayıs, 25-30 Mayıs, 20-31 Temmuz, 18-22 Eylül, Kasım ve Aralık aylarının büyük çoğunluğu. 

5.    2010’da Türkiye’de salgın hastalıklar artacak mı?

Bu yıl toplum sağlığı konuları Hükümetin gündeminde en ön planda olacak. Domuz gribi vakalarının artması riskini iyice görmemiz gerekiyor. Bu konuyu gereğinden az önemsemek, bize pahalıya mal olabilir. Pek tabii ki başka bir ihtimal olarak, domuz gribi benzeri başka salgın olasılığı bulunan sorunlarla karşılaşabiliriz. Kuş gribi vakalarını henüz unutmuş değiliz. Hükümetin bu yıl sağlık organizasyonunu çok iyi yapması ve bu konuda araştırmaların yoğunlaştırılması bir gereklilik. Astrolojik göstergeler, özellikle çocukların ve genç neslin sağlığı konusuna odaklanmak gerekiyor. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar da bir başka risk oluşturuyor.

2009 Aralık ayından itibaren daha riskli bir faza giriliyor. 2010 Ocak ayının bir kısmında da bu risk devam ediyor. Baharda da Nisan ve Mayıs ayları dikkat çekiyor.

Öner Döşer

Röportaj tarihi: Ekim 2009