Aslan burcu; bireyin kimlik kazanma, özgüven ve onaylanma ihtiyaçlarını sembolize eder. Aslan burcunun sembolize ettiği gelişim dönemi, Freud’un tanımladığı psiko-seksüel gelişim evrelerinden biri olan genital döneme (12–18 yaş) ve Erikson’un tanımladığı psiko-sosyal gelişim dönemlerinden biri olan “kimlik kazanmaya karşı rol karmaşası” dönemine (12–18 yaş) karşılık gelir. Bu dönem, ergenlik dönemini kapsamaktadır. Ergen, kimlik kazanma sorununu çözümlemek durumundadır.Ergenlik dönemi sırasında “ben kimim?” sorusu çok önemli hale gelir. Ergen, bu soruyu cevaplarken ana babasından çok, akran gruplarından etkilenir. Hızlı bir fizyolojik ve fiziksel değişim içindeyken aynı zamanda gelecekteki eğitimi, kariyeri hakkında yeni kararlar verme baskısı, daha önce oluşturduğu psiko-sosyal kimliğini gözden geçirmesine sebep olur.
Bu gelişim döneminde, bireyin başkaları tarafından onaylanma, dikkat çekme ve hayranlık uyandırma isteği yoğundur. Bu sayede; söz konusu birey özel, önemli ve değerli olduğunu hisseder ve nihai olarak özgüven düzeyi artar. Özgüven düzeyinin artması ise; bireyin yaratıcılık kapasitesinin artmasına, kendini sınırlamadan ve spontan ifade etmesine katkıda bulunur. Bu gelişim dönemindeki krizler doğru bir şekilde çözümlenmediği takdirde, bireyin özimaj ve özgüven ile bağlantılı sorunları ortaya çıkabilir. Kırılgan bir özimaja sahip olan bir kişi; başarısızlıkları tolare etmek, hatalarını ve sınırlılıklarını utanç duymadan kabullenmek konusunda güçlük çekebilir. Şaşırtıcı bir şekilde, düşük özgüven düzeyine sahip olan bir kişi çoğu kez kendini aşırı derecede önemsemeye yatkındır. Söz konusu birey, hata yaptığını kabullenmeye asla yanaşmayabilir; kibirli ve aşırı gururlu olabilir. Bu kişinin, bir diğer kişi tarafından aşırı özgüvenli, enerjik ve dominant olarak algılanması mümkündür. Aslında bu üstün görünme çabasının altında yatan neden, söz konusu bireyin düşük özgüven düzeyini ödünleme çabasıdır.
Bazı uç durumlarda, söz konusu birey “narsistik kişilik bozukluğu”ndan muzdarip olabilir. Narsistik özellikler şu şekilde sıralanabilir:
- Sınırsız başarı, güç, zekâ, güzellik ya da kusursuz sevgi hayalleriyle meşgul olma
- Özel ve eşsiz biri olduğuna inanma
- Aşırı beğenilme gereksinimi
- Empati yoksunluğu
- Küstah ve kendini beğenmiş tavırlar sergileme
Narsistik özellikler, kişinin kendi özdeğeri ile ilintili korkularını ödünleme çabası ile bağlantılıdır. Bu özellikleri sergileyen kişilerin özgüvenleri aşırı derecede kırılgandır. Bunun bir sonucu olarak, herhangi bir eleştiri karşısında ya hiç umurunda değilmiş gibi bir tavır takınırlar ya da öfkelenerek karşı tarafı aşağılama yoluna giderler.
Bu durum astrolojik açıdan değerlendirilecek olursa, doğum haritasında Aslan burcu aşırı vurgulanan (stelyum, bir T-kare veya Yod açı kalıbının apeksindeki Güneş, Güneş’in singleton planet olması vb.) bir kişinin yukarıda bahsedilen tarzda bazı sorunlarla karşı karşıya kalabileceğini söylemek mümkündür. Harita sahibi kendinin çok önemli olduğuna inanan, aşırı sübjektif, bencil, eleştiriye kapalı, aşırı beğenilme gereksinimi duyan ve kibirler tavırlar sergileyen bir birey olabilir. Kısaca, özgüven ve kimlik sorunlarıyla bağlantılı olarak narsistik kişilik özellikleri ortaya çıkabilir. Eğer harita sahibi Aslan burcunun karşıt burcu olan Kova burcunun sembolize ettiği bazı özellikleri (objektivite, hümanizm, egoyu gözlemlemek, herkesin eşit derecede önemli ve değerli olduğuna inanmak vb.) kişiliği ile bütünleştirmeyi başarabilirse, bu sorunların üstesinden gelmek konusunda önemli bir adım atacaktır.
Yazan: Barış ÖZKIRIŞ