Tutulmalar


26 Şubat 2006 Pazar

 

Tutulmalar yılda iki kez gerçekleşirler. Önemli tutulmaların gökyüzünde bir çentik bıraktıkları söylenir. Sonraki dönemlerde bu hassas noktaya gelen transit ve progressler tetikleyici etki yaratabilirler.

 

Eski astrologlar tutulmaları negatif olaylar olarak görmüşler. Onlara göre tutulmalar  insan hayatında üzücü olaylara sebebiyet verir, bir şeylerin sonlanacağını gösterirler. Stresli zamanlardır ve aniden ortaya çıkan problemleri gösterirler.

 

Tutulmalar, hayatımızın daha evvelce karanlık kalmış alanlarını aydınlatırlar. Daha evvelce görünür olmamış şeylerin görünür hale gelmesine neden olurlar. Gizli kalmış şeylerin açığa çıkma zamanlarını gösterirler. Artık ertelenen, bir kenara atılan şeylerin değişmesi zamanının geldiğini gösterirler. Bu aynı bir deprem gibidir. Sarsar ve nelerin temizlenmesi, bitmesi, yıkılması gerektiğini gösterir.

 

Ay tutulmaları duygusal konuları öne çıkarır. Kendi üzerinde çalışmak, kendi hakkında bilgi edinmek, eldeki işleri tamamlamak ve artık bir kenara bırakmak zamanıdır. Ay tutulması dönemlerinde duygusal olarak dengeyi sağlamak zor olduğundan, önemli kararlar vermekten kaçınmakta fayda vardır. Bu dönemde çok aktif ve dışa dönük olmak yerine, içe çekilmek, kendi dinamiklerini gözden geçirmek, yalnızlığı tercih etme eğilimi görülebilir.

 

Ay tutulmaları, eskilere göre kötü şeylerin işaretçisiydi ve duygularda mantıksız tepkiler uyandırırdı. Ay, eve aileye ve bireysel olarak duygulara ait şeyleri gösterdiğinden, Güneş tutulmalarına nazaran daha içsel kalan etkileri tetiklerler. Ama bunların etkileri sonuçta topluma ve politik, siyasi hayata da yansımaktadır.

 

Ay tutulması haritasına geçmeden önce, 28 Şubat’ta gerçekleşecek yeniayı da kısaca değerlendireceğim. Zira Ay tutulması haritası ile oldukça paralellik gösteriyor.

 

Balık burcunda yeniay

 

28 Şubat 2006’da Ankara’ya göre saat 02:30’da 9° Balık burcunda yeniay gerçekleşecek. Yeniay haritanın 2. evine düşmekte. Bu da bize bu ay içerisinde en çok finans ve ekonomi konularının öne çıkacağını göstermekte. Yeniay’ın Uranüs ile birleşiyor olması ve Mars’a sert açı yapıyor olması, ekonomik anlamda beklenmedik değişimlere işaret  etmekte.Spekülatif kayıplar yaşamamak için, bu ay dikkatli adım atmalıyız.

 

 

Bu haritada Yay burcunun 27. derecesi yükselmekte. Pek tabi ki ilk dikkati çeken şey ASC derecesine çok yakın yerleşmiş olan Pluto. Dünya astrolojisinde Pluto değişim ve dönüşüm ilkesini temsil eder. Karanlıkta ya da insanlardan gizli olarak yapılan her şeyi: siyasi yeraltı örgütleri, casusluk, örgütlü suçları dönüşüm getiren (ölüm-doğum gibi) ya da gizli bilgileri açığa çıkartan faaliyetleri (dedektiflik gibi) sembolize eder. ASC’de yerleşmiş bir gezegenin etkileri görünür olacak demektir. Pluto’nun irtibat sağladığı tek gezegen Merkür. Aralarındaki sert açı dikkat çekici, zira bu açıyı aynı dereceden yapıyorlar (partil). Haritada Merkür 6, 7, ve 9. evlerin yöneticisi. Demek ki bu evlerin konularıyla ilgili travmatik durumlarla karşılaşabiliriz.

 

6. ev genel anlamda sağlık sorunları ile ilgilidir. Ama diğer taraftan, askeri güçleri de temsil eder. Bu daha öne çıkabilir: zira askeri konuların doğal göstergesi Mars da 6. ev girişine çok yakın yerleşimde. Haritayı Whole Sign ev sistemiyle değerlendirdiğimizde, bu Mars’ın 7. evde kaldığını görürüz: açık düşmanlıklar, uluslar arası tartışmalar, hatta bulunduğumuz bölgede savaş ihtimali!

 

Yeniayın isyankar Uranüs ile çok yakın derecede kavuşum yapmakta olduğunu da göz ardı edemeyiz. Pek tabi ki bunların az önce bahsettiğimiz Mars ile sert açısını da…

 

Yukarıda da bahsettiğimiz gibi, yeniay parasal konularla ilişkili 2. evde gerçekleşiyor. Yeniayın Uranüs ile birleşmesi, ekonomik konularda ani değişimlere işaret etmekte. Bunu başka iki göstergeden de tespit etmek mümkün: 2. ev (para evi) yöneticisi Satürn 8. evde, zararlı olduğu Aslan burcunda ve ters harekette (yani zayıf durumda); para evindeki Neptün, ASC yöneticisi Jüpiter ile aynı dereceden (partil) kare açı yapmakta. Yeniay ve Uranüs’ün Mars ile karesini, Mars’ın Placidus ev sistemi ile hala 5. ev içerisinde var olduğuna dayalı düşünürsek: döviz veya borsa gibi spekülatif konularda olumsuz ve ani değişimlere dikkat etmek gerektiği de aşikar!

 

Şimdi de Ay tutulması haritasını kısaca değerlendirelim.

 

Başak burcunda Ay tutulması

 

15 Mart 2006’da Ankara’ya göre saat 01:34’te 24° Başak burcunda Ay tutulması gerçekleşecek. Bu haritada da Yay burcunun 27. derecesi yükselmekte. Pek tabi ki ilk dikkati çeken şey yine ASC derecesine çok yakın yerleşmiş olan Pluto. Bu konu ile ilgili yukarıdaki belirttiğim şeyleri tekrar etmiyorum. Yalnız, bu kez tutulmanın Pluto ile sert açı içinde olduğunu göz önüne almalı. Tutulma – Pluto sert açısı: oldukça keskin ve derin etkiler, kendini tamamen yeniden yapılandırma gereği taşıyan oldukça yıkıcı olabilen durumlar, şiddet ve ölüm risklerini düşündürmekte; diğer taraftan karanlık ilişkilerin de aşikar hale geleceğini işaret etmekte.

 

 

Tutulmanın 3-9 aksına düşmesi, yakın ve uzak komşularla ilişkilere çok dikkat etmek gerekliliğini göstermekte. Ay tutulması haritalarında Ay’ın bulunduğu ev çok önemlidir. Ay 9. evde yerleşimde ve: dış ilişkiler, dinsel konular, hukuksal veya yüksek eğitimle ilgili konular, yayın organları (medya) gibi konuların öne çıkacağını; Pluto ile kare açısından dolayı da, bu konularda stresler olacağını düşündürmekte.

 

Gerek Ay tutulması haritasında, gerekse yeniay haritasında, Jüpiter’in Zuben Elschemali sabit yıldızı ile birleşmekte olduğunu görüyoruz. Astrolog Bernadatte Brady’e göre bu sabit yıldız genel anlamda sosyal reformlarla ilişkilendirilir. Ama daha ziyade bu reformların olumsuz yüzü ile bağdaştırılır. Brady’e göre buna “hiç kimsenin fikrini almadan reform yapmak ya da toplumun ihtiyaçlarını göz ardı etmek” denebilir. Astrolog Joseph E. Rigor’a göre ise, Jüpiter’in bu sabit yıldızla ilişkisi dini ve felsefi konuların öne çıkacağını anlatır.

 

Az önceki yeniay haritasında olduğu gibi, bu haritada da para evleri olan 2. ve 8. evler dikkat çekiyor. 2. evdeki Venüs ile 8. evdeki Satürn arasında sert bir açı var. Venüs’ün bu açıdan uzaklaşmakta olması ve Satürn tarafından ağırlanıyor olması, açının vahametini azaltıyor. Ama yine de, Venüs’ün borsa veya döviz gibi riskli ve spekülatif hareketlerle ilişkilendirilen 5. evi yönetiyor olması, bu dönemde (özellikle 12, 13 Mart’tan itibaren) finans alanında riskli durumlara işaret etmekte. Diğer taraftan, Venüs Satürn’den aldığı ışığı sert bir açı ile Jüpiter’e iletecek (yükselen yöneticisi).

 

Başka önemli bir husus da, az önceki haritada bahsettiğimiz gibi, Mars’ın Whole Sign ile 7. eve düşmesi ve savaş ihtimali. Mars’ın önündeki ilk açısı, geri hareket etmekte olan Merkür ile kare olacak. Merkür yakın komşuları anlatan 3. evde yerleşmiş durumda  ve 9. evin yöneticisi: yakın komşularımız ve uzakta buluna müttefiklerimiz (ASC yöneticisi Jüpiter 11. evde ve 3. evdeki Merkür’e üçgen yapmakta) arasında büyük gerginlik, hatta savaş olabilirveya en azından bu risk belirgin bir şekilde ortaya çıkabilir. Bu da yine 12, 13 Mart sonrasıdaha belirginleşecek bir durum.

 

Diğer bir dikkat çeken husus da iç gerginlikler. Özellikle Mart’ın son haftasından itibaren kendi bünyemizde gerginliklere karşı dikkatli olmalı; tahriklere karşı serin kanlı olmalıyız.Asker veya polis teşkilatı ile ilgili spekülasyonlar da dikkat çeken başka bir husus. Zira 6. evdeki Mars'ın 3. evdeki Merkür'e partil kare açısı var. Merkür söylenti ve spekülasyonlar ile ilişkilidir; özellikle de Mars ile sert açılarında bunlar sert söylemlere dönüşebilir.

 

Güneş tutulması

 

Her Güneş tutulması ayrı bir tutulma serisine aittir. Bu tutulma serilerine Babillerce Saros serisi adı verilmiştir. Her Saros serisi 18 yıl 9-11 gün arayla kendisini tekrar eder. Her tutulma farklı zamanlarda başlar ve kendi periyotları vardır. Her tutulmanın getirdiği etkiler farklıdır. 29 Mart’ta yaşayacağımız tutulma 8 Kuzey serisinden. Astrolog Bernadatte Brady, bu seriyi özgür kalmak ve bulunulan ortamdan (koşullardan) çıkma arzusu olarak değerlendirmiş. Bu yıl gerçekleşece Uranüs dönüşü ile ne kadar da paralel temalar değil mi?

 

Güneş tutulmalarının, özellikle de uzun süren tam tutulmaların etkisi oldukça uzun vadeye yayılır. 29 Mart’taki Güneş tutulması 4 dakikanın üzerinde süreceğine göre, elimizdeki harita bize, önümüzdeki yaklaşık 4 yıllık süre içerisinde içinde bulunduğumuz bölgede bizi nelerin beklediği ve genel gidişatımız hakkında bilgi verecektir.

 

Tutulma, 29 Mart 2006’da Ankara’ya göre saat 13:15’te Koç burcunun 8. derecesinde gerçekleşecek. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi tutulmalar, hayatımızın daha evvelce karanlık kalmış alanlarını aydınlatırlar. Daha evvelce görünür olmamış şeylerin görünür hale gelmesine neden olurlar. Gizli kalmış şeylerin açığa çıkma zamanlarını gösterirler. Artık ertelenen, bir kenara atılan şeylerin değişmesi zamanının geldiğini gösterirler. Bu aynı bir deprem gibidirler; sarsar ve nelerin temizlenmesi, bitmesi, yıkılması gerektiğini gösterir. Öncü burçlarda gerçekleşen tutulmalar, olayların daha çabuk değişmeye başlayacağına işaret ederler. Haritanın eksenlerine de öncü burçlar yerleşmiş durumdalar. Bu da tutulmanın etkilerinin belirginleşmesinin hızlı olacağını göstermekte.

 

Güneş tutulmaları yeni işlere başlamak ve hızlı ilerlemek amacıyla kullanılabilir. Kendine yeni hedefler belirlemek, eski kalıpları bir kenara bırakmak adına uygun zamanlardır. Güneş tutulmasının etkileri çok güçlüdür çünkü Dünya’ ya çok yakın gerçekleşir. Her iki ışık da aynı burçta olduğundan, o burcun özelliklerini daha fazla vurgularlar. Koç burcunun öncelikli motivasyonları ivedilikle aksiyon alma arzusu, liderliğini ve gücünü açık biçimde ortaya koyma güdüsüdür. Bunun en çok 9. ev konularında ortaya konacağına şahit olacağız: dış ilişkiler, hukuksal konular, dinsel konular, yüksek eğitimle ilgili konular, yayın organlarını ilgilendiren konular.

 

 

Haritada Yengeç derecesinin 29. derecesinin yükselmekte olduğunu görüyoruz. Klasik bilgilere göre bir burcun son dereceleri, özellikle de en son derecesi kritiktir ve kriz göstergesidir. Zira bu dereceler kötücül gezegenler (Mars ve Satürn) tarafından yönetilirler.

 

Yükselen derecesine baktığımızda, bu dereceye çok yakın duran Satürn hemen dikkat çekiyor. Ebu Ma’şer’e göre Satürn 1. evdeyse borç ya da arazi yüzünden çok kişinin acı çekeceğini gösterir. Satürn ters harekette, Güneş’e göre batısal yerleşimde ve zararlı olduğu Aslan burcunda yerleşmiş durumda.

 

Ebu Ma’şer’e göre “Satürn Aslan'da olduğunda, bol yağmur yağacağını, işadamlarının ve diğer insanların ilişkilerinde yozlaşma olacağını ve işadamlarının/bankacıların kazançlarını kaybedeceklerini; batısal olduğunda ise, kırsal alana ve alt tabakadan insanlara hastalık yayılacağını gösterir. Satürn bir ateş burcunda olduğunda, havada felaket alametlerine ve çok kötü şeylere yol açar.”

 

Satürn batısal ise, dünyada salgın hastalıklar ve ciddi ölümler olacağını gösterir. Ebu Maş’er Satürn’ün geri harekette olmasının çok kötü olduğunu söylemiştir. Geri hareketteki bir gezegen birçok şeyin birbirine karışacağını, tersine döneceğini ya da başka bir şeye dönüşeceğini; ayrıca da savaş olacağını ya da zafer kazanılacağını gösterir; fakat bu gezegenin kötücül etkisi kısa sürecektir.

 

Satürn’ün sert açıları yok; ancak 7. ve 8. evlerin yöneticisi olarak ASC’deki yerleşimi insanı düşündürüyor doğrusu.  7. ev konularını az önce saymıştık: uluslar arası sürtüşmeler, rekabetler ve savaş.  8. ev ise öncelikle ölümle; aynı zamanda finans konuları ve dış kredilerle ilgilidir. Bu evlerin yöneticisinin halkı, yani bizleri anlatan 1. evde olması, bu konuların otomatikman bizlerin gündeminde olacağının işaretçisi. Ebu Ma’şer’e göre Satürn depremlerle ilişkilendirilir. Satürn’ün buradaki yerleşimi, olası insani kayıpları gösteriyor.

 

Astrolog Robert Zoller’e göre, Güneş Tutulması’nın güzergahı Brezilya’nın en doğu ucundan başlamakta olduğu için, ilk etapta Brazilya Tenerif ve Afrika’ya kadar tutulmayı izleyen hat etkilenecek; Güneş tutulması ancak 2008’den itibaren Türkiye’de ve doğudaki yerlerde etkisini gösterecek.

 

Haritada, yükselen burcun yöneticisi Ay, Güneş ile 9. evde birleşmekte. Pek tabi ki kuzey ay düğümü de bu eve düşmekte. Merkür ve Uranüs de 9. ev girişine çok yakın yerleşmiş durumdalar. 9. evdeki bu gezegen toplaşması bize gerek kısa, gerekse uzun vadede bu ev konularının vurgulanacağını göstermekte: dış ilişkiler, dinsel ve felsefi konular, yüksek eğitim ve hukuksal konular, eğitimli ve aydın kesim, bilimsel konular, yayıncılık grupları ve yöneticileri.

 

9. evde bu kadar gezegen yerleşmiş olduğuna göre, önümüzdeki önemli bir süreçte (4 yıl) bu konular gündemimizde en önemli sırayı alacaklar. Bu yüzden, en çok buradaki gezegenlerin durumlarına göre değerlendirme yapmak isabetli olacak.

 

Güneş ve Ay’ın buradaki yerleşimi, yönetimi temsil eden kişiler açısından dış ilişkiler, dinsel içerikli konuların öne çıkacağını gösteriyor. Dış politikada/liderlikte dinsel içerikli etkilere bağlı değişimler görülebilir.

 

Merkür-Uranüs birleşiminin de tam bu ev girişine düşmesi oldukça dikkat çekici. Merkür-Uranüs birleşmesini: özgürce düşünme arzusu, yenilikçi düşünceler, isyankar ve farklı düşünceler-konuşmalar veya yazılar- olarak ifade etmek mümkün. Bu birleşimi 9. ev ile bağdaştırarak değerlendirirsek: dinsel düşüncelere bilimsel bakış gayreti, radikal fikirsel değişimler, fikirsel ve eğitimsel olarak aydınlanma çabası gibi görebiliriz. Özellikle dinsel konularla ilgili, tüm dünyaya model olabilecek bir uzlaşma arayışına girişilebilir. Ama şu bir gerçek ki, bunlar yozlaşmış ve kalıplaşmış düşünce ve yaklaşım kalıplarından çok daha farklı olacaktır. Merkür’ün buradaki yerleşimi, bu konuda (belki de Diyanet tarafından) çok daha günün genel geçer durumlarına uygun ayarlamalar düzenlenebilir. Bonatti'ye göre Merkür'ün 9. evdeki yerleşimi, dinsel düşüncelerde aydınlanma demektir. Uranüs ile birleşmesini de işin içine katarsak, dinsel konularda aydınlanmaya doğru gideceğimizi düşünmek yanlış olmaz. Bu durumu bize, Merkür ile Jüpiter arasındaki olumlu açı da göstermekte. Bu olumlu açı, bir nevi laik düşünce ile (Merkür) dindar düşüncenin (Jüpiter) birbiriyle uyuşturulma ve ılımlılaştırılma (üçgen açı) çabasını göstermekte. Şüphesiz ki bu zaman alacaktır; zira Jüpiter, Merkür’ü ağırlıyor ama  ters harekette.

 

Bu konuya paralel olarak, AKP haritasında Haziran ayında yeniay gerçekleşecek. Bu da partinin yeni bir imaj oluşturma çabası içerisinde olacağını, kendi içinde değişikliklere gideceğine işaret etmekte. Zira transit Uranüs’ün natal haritadaki yerine dönüş yapması, büyük bir yenilenme ve değişim ihtiyacını, önemli reformist hareketlerin yapılması gerektiğini gösteriyor. Bunda aydın kesimin önemli bir payı olacak.

 

Kuzey ay düğümü 9. evde ve Koç burcunda yerleşmiş durumda. Bu da özellikle dinsel konularla ilgili durumların kadersel bir şekilde gelişmekte ve öne çıkacak olduğunu, dinsel içerikli grupların yönetimle ilişkilerinde daha etkili olacaklarını gösteriyor olabilir (kuzey ay düğümü Koç’ta ve Güneş ile birleşiyor). Diğer taraftan, bir şekilde uzak komşularla iyi ilişkilerden dolayı avantaj da elde edilebileceğini gösteriyor. Güney ay düğümünün 3. evde olması ise yakın komşularda kavgalar, zarar ziyanlar ve komşulardan dolayı zarar görme riskini göstermekte.

 

MC yöneticisi Mars: kadersel olarak karşılaşacağımız olayların, aksiyonlarımızın, hedeflerimizin; bu bağlamda, yönetimi temsil eden kişilerin, özellikle de Başbakan’ın göstergesi. Mars İkizler’de sadece terim yöneticiliğine sahip. İbni Ezra’ya göre terim yöneticiliğine sahip bir planet, kendi meskenindeki kişi gibidir. Bir planetin sadece terim yöneticiliğine sahip olmasıyla çok fazla yaptırım gücüne sahip olduğunu düşünemeyiz. Ama yine de Mars’ın 11. evde olması ve 11. evin yöneticisi Venüs’ten iyi açı alıyor olması onu güçlendiriyor. Yani Başbakan (Mars) Meclis’ten (Venüs) destek alıyor. Mars’ın karşısında, 6. ev girişindeki Pluto var. Bu da yönetimi temsil eden kişilerin ve Başbakan’ın TSK ile bazı zamanlarda güç çekişmeleri yaşayacağını gösteriyor. Ev kaydırma yöntemi ile Mars’ı Pluto’ya ilerletirsek, bunun özellikle Ağustos ayında gerçekleşeceğini görürüz.

 

Bu arada, Türkiye ve 2006 yazımda Haziran ve Temmuz aylarının Başbakan açısından zorlayıcı ve önemli kararlar almaya yönelik etkiler taşıdığından söz etmiştim. Bu dönemde,gerek Başbakan, gerekse yönetimde söz sahibi kişiler riske ve tehlikelere açık olacağından, önlemci olunmasında fayda var. Bu etkiler Koç Giriş haritasında da, Güneş Dönüşü haritasında da, Başbakan'ın kişisel haritasında da belirgin bir şekilde gözüküyor.

 

Tekrar tutulma haritasına dönersek, Mars’ın İkizler’deki yerleşimi ile ilgili Ebu Ma’şer şöyle diyor: “Mars’ın İkizlerde olması, insanların gök gürültüsü ve yıldırım yüzünden ya da kuraklık, aşırı sıcaklık ve sıcağın kötü etkileri yüzünden zarar göreceklerini gösterir. Ayrıca, kuzey bölgelerde savaşlar, çatışmalar ve hırsızlıklar görülecektir; halk krala karşı ayaklanacaktır ve bu halkın kralı, bu devrim esnasında yücelecektir ve düşmanlarına karşı zafer kazanacaktır. Mars kuzey enlemlerindeyse (ki öyle), bolca yağmur yağacağını gösterir. Mars batısal ise (ki öyle), danışmanların ve katiplerin saklanacaklarını ve kaçacaklarını gösterir. Mars direkt harekette ise (ki öyle), birçok insanın yoksullaşacağını gösterir. Böylesi bir yerleşim aynı zamanda: ani ölümleri, sıtma ve benzeri bulaşıcı hastalıkları; çok sayıda gizli düşmanı; insan kanı döküleceğini, yangınlar çıkacağını ve yıldırımlar düşeceğini de gösterir.”

 

Klasik astrolojide, özellikle de ortaçağ astrolojisinde, herhangi bir ev girişini yöneten gezegenlerin içinde, o derecede en asaletli olan gezegen Almuten’dir ve eğer ev girişinin burç yöneticisinden daha iyi durumda ise, gösterge olarak tercih edilir. MC derecesinde en asaletli olan, yani Almuten Güneş. Zira Güneş’in burada yücelme, üçlü ve dekan yöneticilikleri var. Pek tabi ki bu Mars’ı gösterge olarak kullanmayacağımız anlamına gelmez; yukarıda söylenilenler geçerlidir. Ama Güneş bize çok daha fazlasını gösterecektir.

 

Güneş 9. evde, MC derecesine yakın yerleşimde ve güçlü durumda. Bu da uzun vadede, yönetici hüviyetinde kişilerin (özellikle Başbakan’ın) uluslar arası ilişkilerinde yüceleceğini, Türkiye’nin bulunduğu bölgede liderliğini daha etkin bir şekilde ortaya koyacağını gösteriyor. Dahası, dış politikada (gerek Başbakan’ın gerekse Türkiye’nin) dinsel kimlik öne çıkacaktır. Bu bağlamda Başbakan, Müslüman dünyasıyla ilişkilerini daha güçlendirecektir. Çünkü Güneş kuzey ay düğümü ile 9. evde birleşmekte. Haritada Güneş zarar görmüyor. Bu da uzun vadede Başbakan’ın (veya genel anlamda yönetimi temsil eden kişilerin) hedeflerini gerçekleştirmede zorlukları aşabileceğine işaret etmekte.

 

Zamanlama

 

 

Dünya astrolojisinde, Profeksiyon yöntemi olarak adlandırdığımız ev kaydırma yöntemi ile ASC’yi ilerleterek halkın durumunu, MC’yi ilerleterek iktidarın başarısını gözlemleyebiliriz. Astrolog Robert Zoller’in öğretilerine göre, ASC’yi her ay için 30 derece ilerleterek kötücül gezegenlerin bulunduğu veya yönettiği burçlara denk geldiği aylarda olumsuz temalar; iyicil gezegenlerin bulunduğu veya yönettiği burçlara gelindiğinde olumlu temalar beklenir.

 

Tutulma haritasına baktığımızda, tutulmanın gerçekleşeceği 29 Mart ile 29 Nisan arasında, genel anlamda kötücül etkilerin öne çıkacağını düşünmek mümkün. Zira bu ev içerisinde Satürn yerleşmiş durumda. Diğer aylarda genel anlamda iyicil etkilerle mi yoksa kötücül etkilerle mi karşılaşacağımızı ASC derecesini her ay bir ev ilerleterek belirlemiş oluruz.

 

İktidarın durumunu değerlendirmek için aynı yöntemi kullanırsak, özellikle 29 Mart-29 Mayıs dönemi dikkat çekiyor. Zira bu dönemler Mars tarafından yönetilen bir eve ve Mars’ın bulunduğu eve düşmekte.

 

Başka bir yöntemle çalışırsak, Mars’ın sert açı yaptığı Pluto’nun üzerine ilerleyişini de zamanlama açısından kullanabiliriz. Mars, Pluto’nun üzerine tam Ağustos 2006’da varacak. Bu da haritadaki potansiyel Mars-Pluto sert açısının yaratacağı stresin öne çıkacağı bir zaman aralığı olacak. Bu açı, yönetimi temsil eden kişiler (Mars) ile asker (Pluto) arasında bir zorlanmanın işaretçisi. Zira Pluto, TSK ile ilişkilendirebileceğimiz 6. evin tam girişinde duruyor. Pluto güçlü ve karizmatik kişilerin de genel göstergesidir. Ağustos döneminde Genel Kurmay Başkanı değişikliği olacağına göre, gerek seçilmesinden önce, gerekse seçildikten sonra stresler olacağını düşünmek pek de yanlış olmaz.

 

Güneş Dönüşü haritamız üzerinde transitleri değerlendirmemiz, özellikle Mart ve Nisan ayları içerisindeki stresli zamanları tespit etmemiz konusunda yardımcı olacaktır. Transitlerin TC haritası üzerindeki ve Güneş Dönüşü haritası üzerindeki değerlendirmelerini Türkiye ve 2006 yazımda "Tutulmalar" kısmında bulabilirsiniz.

 

Transit Mars’ın Dönüş haritasının yükselen burç yöneticisi Venüs’ün karşısından geçerken (Venüs-Pluto birleşiminin) tetikleyici etkiler yaratabilir. Bu da bizi hemen Güneş tutulması civarındaki tarihlere götürüyor. Bu tarihlerde Uranüs Dönüşü de iyice yaklaşmış oluyor. Gökyüzü, Mayıs ayında da önemli etkilerin yaşanacağına işaret etmekte. Buna da ilerleyen dönemlerdeki yazılarımda değineceğim.

 

Öner Döşer, A.M.A.