Pluto’nun 25 Ocak itibariyle Oğlak burcuna geçişiyle birlikte, dünyadaki tüm değerler, ilişkiler, düzenlerin yeniden yapılanma sürecine girmeye başlayacağını; kurulmuş kalıpların sorgulanacağı, yıkıma uğrayıp, yerine yenilerinin yapılanacağı bir sürece girmekte olduğumuzu gerek 2008’de Türkiye kitabımda, gerekse yazmış olduğum makalelerimde altını çizerek vurgulamıştım. Devletlerin yapısal düzenlerinde önemli değişim, hatta dönüşümler oluşacağı bu süreçte, dünyadaki dengelerin de değişime uğramaya başlayacağının çok önemli işaretlerinden birini Kosova’nın bağımsızlığını ilan etmesiyle görmeye başladık.
Bağımsızlık deklerasyonunun okunduğu anın haritasına baktığımızda, Pluto’nun Oğlak burcunun ilk derecesinin içinde olduğunu görüyoruz (0 derece 37 dakika). Astrolojide ilk öncü burçların ilk dereceleri çok önem taşır ve “kriz” derecesi olarak görülür. Henüz değişmiş olan şartların beraberinde bazı krizleri de getireceği düşünüldüğünden böyle denilmiştir.
Bazı ülkeler Kosova’nın bağımsızlığını kabul ederken, bazı ülkeler de Kosova'nın tek taraflı bağımsızlığını ilanının, bölgedeki barış ve istikrarın geleceği adına oluşturacağı sonuçlardan ''derin endişe'' duyduklarını dile getirdiler; bu girişimin Sri Lanka'daki ayrılıkçı Tamiller, İspanya'daki Bask bölgesi ve Kuzey Kıbrıs'taki gibi yerlerde benzer hareketleri tetikleyeceğini ileri sürdüler. Bölgede Ortadoks-Müslüman ayrımının oluşacağından endişe ediliyor.
Bağımsız Kosova
Kosova’nın bağımsızlığını tek taraflı ilan ettiği 17 Şubat günü Güneş Kova burcundaydı. Astrolojide Kova burcu bağımsızlık, insan hakları, demokrasi gibi kavramlarla en çok bağdaştırılan burçtur.
7 Şubat’ta Kova burcunda gerçekleşen halkalı Güneş tutulması, bu burcun özelliklerinin vurgulanacağı bir yıla giriş yaptığımızı göstermekteydi. Kova burcu devrim, idealizm, yenilenme ve insancıl öğeleri temsil eder. Nitekim Kosova Başkanı Fatmir Seydiu ve Başbakan Haşim Taçi yaptıkları konuşmalarda, Kosova'nın, bütün yurttaşların eşit hak ve olanaklara sahip olacağı demokratik bir devlet olacağını belirtmişlerdi.
Halkın durumu
17 Şubat 2008, saat 15.49, Priştine’ye göre çıkartılmış astroloji haritasında Aslan burcu yükselmekte.
Haritada Aslan burcunun yükseliyor olması, öncelikli amacın, itibar ve güç kazanmak olduğunu göstermekte. Dünya astrolojisinde bir ülke haritasında yükselen burcun bulunduğu 1. ev, bütün olarak ülkeyi ve ülke halkını, halkın çehresini, genel refahı ve sağlık durumunu, halkın dünya gözünde nasıl göründüğünü, milli özellik ve alışkanlıklarını temsil eder. Aslan burcunun yükseliyor olması olaylara damgasını vurma, tanınma ve güçlü olma isteği doğrultusunda hareket edileceğini göstermekte. Kendinden emin ve kararlı bir tavır izleneceği bir gerçek. Dışadönük, sosyal bir yapıya sahip olunacak.
Bir ülke haritasında halkın durumunu anlatan bir diğer önemli gösterge Ay’dır. Haritada Ay Yengeç burcunda yerleşimde. Ay bu burçta milliyetçilik temasına vurgu yapar. Kendi örf ve adetlerine, kültürüne önem vermeyi anlatır. Aileyi ve bireyi ön plana çıkaran, gelenekçi yapı söz konusudur.
Haritada Ay 12. evde yerleşimde. Kosova'da yaşayan ve nüfusun %90’ını oluşturan Arnavutlar, her alanda Sırplara karşı örgütlenmiş durumdalar. 12. evdeki bu yerleşim,Arnavutça eğitiminin de gizlice yapılmasını açıklıyor. Arnavutlar, Sırp liseleri ve üniversitelere gitmeyi reddettiklerinden, yüz binlerce öğrenci için evler okullara dönüştürülerek, evlerde sınıflar oluşturularak eğitim görmekteler.
12. evde Ay’ın yerleşimi, halkın zorlandığı koşulları da anlatıyor. Kosova'da, Türk olsun, Arnavut olsun, Sırp olsun herkesin yaşadığı en büyük bir sorunun işsizlik olduğu söyleniyor. Halkın parasal koşullarını anlatan 2. evde Başak burcunda ve geri harekette yerleşmiş olan Satürn, bu konuda zorlanmaların aşılmasının zor olacağına işaret etmekte.
Batı vurgusu
Aslan burcu otoritenin temsilcisidir ve Kosova bağımsızlık haritasında yükselmekte olması tek başına kendi otoritesi olma, başkalarına bağımlı olmadan ayakta kalma arzusu çok fazla olduğunu göstermekte. Fakat bir astroloji haritasında batı vurgusu olması, yani gezegen yoğunluğunun haritanın batı kısmında ağırlık kazanması, şartların ülkenin kendi iradesi dışında gelişme olasılığını, daha ziyade başkalarına bağımlı hareket etme zorunluluğunun ortaya çıkacağını, daha fazla mevcut duruma ayak uydurmak gerekeceğini, başkalarıyla temasın hayati önem taşıyacağını, başkalarının bir şeyleri hazırlamasını bekleme eğilimini, tek başına karar vermekte zorlanmayı, başkalarına danışmayı tercih etme eğilimini, diğer kişilerden etki almaya açıklığı gösterir.
Haritada 9. ev yöneticisi olarak Mars'ın, Parlamento'yu anlatan 11. evde yerleşmiş olması, müttefiklerin ülkenin yönetimine müdahale edeceğinin bir işaretçisi. Yabancıların göstergesi olan Mars'ın, yönetimin genel göstergesi olan Güneş'e destekleyici açısı, uluslararası desteklerin hayati önem taşıyacağını ve gerekliliğini gösteriyor. Bu bağımsızlığın henüz ancak "kontrollü" bir biçimde sağlandığının açık bir göstergesi.
Haritanın eksenlerinde sabit burçlar var. Şartlarının değişmesi istenmiyor. Peki acaba gerçekten başarılabilecek mi?
Yükselen burç yöneticisi Güneş’in Kova burcunun son derecesinde olduğunu görüyoruz. Bir gezegen bir burcun son derecesinde ise, o gezegenin temsil ettiği şeylerle ilgili değişim yaşanacak demektir. Ne ilginçtir ki, harita Venüs de Oğlak burcunun son derecesinde, hatta dakikalarında…
Bir ülke haritasında Güneş aynı zamanda otoritenin, yönetimin göstergesidir. Bu haritaya özel olarak, MC yöneticisi Venüs de yönetimi, yönetimde yetki sahibi kişileri, onların tavrını, ülkenin diğer ülkeler arasındaki saygınlığını, geleceğe yönelik hedeflerini temsil ediyor. Bu şartlarda, saydığımız alanlarda bazı değişiklikler ortaya çıkacağını öngörmek yanlış olmaz. Yay burcunun son derecesinde bulunan Şans Noktası da, şimdiye kadar aldıkları dış desteklerin (Yay burcu=yabancılar) bir müddet sonra değişme ihtimali olduğunu düşündürüyor.
Merkür Kova’da geri harekette
Merkür yazılı dokümanlarla, birdirgelerle, anlaşmalarla, sözleşmelerle, imzalarla ilişkilendirilir. Bağımsızlık bildirgesinin imzalanması esnasında Merkür’ün de Kova burcunda olması çok manidar. Zira, az önce de bahsettiğimiz gibi, bağımsızlık ve demokrasiyle bağdaştırılan Kova burcunda hareket etmekte. Fakat sorun şu ki, Merkür bu burçta geri hareket etmekte!
Acaba bu durum Kosova'daki Sırp milletvekillerinin bağımsızlık bildirgesine imza atmamaları ile ilgili olabilir mi? Merkür’ün geri hareketi, önümüzdeki günlerde bu konuda yaşanacak kaosun belirtisi mi? Yoksa bu kadar gösterge bize koşulların bazı değişikliklere uğrayacağını mı gösteriyor? Tüm bu soruların cevaplarını önümüzdeki günlerde hep birlikte göreceğiz.
Öner Döşer, A.M.A.
19 Şubat 2008