PLÜTONİK 2014, DÖNÜŞÜM YILI (2)

 

Dün ilkini yayınladığım yazımın ikinci bölümüyle yeniden birlikteyiz…

Bu bölümde şu konu başlıkları yer alacak:

* Yılın en stresli tarihleri!

* Hızlı ilerleme ve başarı şansı veren zamanlar

* Arınma, Sadeleşme ve Şifalanma Zamanı!

* Etkin doğal afetler riski

* 2014’te Ortadoğu, Avrupa, ABD’yi neler bekliyor?

* 2014’te Türkiye’yi neler bekliyor?

* 2014’te hangi alanlarda başarı şansı daha yüksek 

Yılın en stresli tarihleri!

Dünya Astrolojisi’nde Mars rekabet, çekişme, savaş, dövüş, tartışma, intikam, düşmanlık, terör, güvenlik güçleri, ordu ve donanma, silahlar ve savunma sistemlerini temsil eder. Temmuz sonlarına kadarki süreçte Mars’ın Terazi burcunda hareket edecek olması, politik alanda ve uluslararası ilişkilerde gerginlik işaretçisi.

Şubat ayı sonlarında Jüpiter-Uranüs-Plüton arasındaki gergin açı kalıbı tetiklenecek. İnançlar, değerler yüzünden çatışmalara, fanatik saldırılara açık bir zaman dilimi. Mart ayı başlarında da bu etkiler devam ediyor. Mart’ın 20’li tarihlerinden itibaren iyice gerginleşiyor.

Nisan ortalarından itibaren gökyüzünde Büyük Kare olarak adlandırdığımız gergin açı kalıbı oluşturuyor. Bu dönemde Mars gezegeni Algorab yıldızıyla kavuşuyor. Bu yıldız şiddet ve terör olaylarıyla, suikastlarla ilişkilendirilir. Bu dönemde Uranüs gezegeni Alpheratz yıldızıyla kavuşumda. Bağımsızlaşma arzusunun tavan yapacağı, ani kopmalar ve kırılmalar yaşanacağı zamanlar. İsyanlar, ayaklanmalar, darbeler, miting ve protestolar artabilir. Kadın hakları konusunda ateşli protestolar yapılabilir. Alpheratz yıldızı kararlı eylemleri, hızın ve hareketin nasıl kullanılacağına dair içgüdüsel bir anlayış kabiliyeti verir. Ani değişen olaylarla başa çıkma ve gelişen durumlarda hızlı hareket edebilme, yeni olanı hoş karşılama özelliği taşır. Uranüs-Alpheratz kavuşumunun yeni olana yatkınlığı ve keşfediciliği arttıran bir yönü de vardır. Yani Nisan ayında aynı zamanda önemli keşif ve icatların, buluşların, önemli bilgilerin de ortaya çıkacağı zamanlarda olacağız demektir.

Nisan ayında Jüpiter uzun bir müddet Sirius yıldızı ile kavuşum yapıyor olacak. Sirius, büyük sonuçlar doğuracak küçük hareketleri ifade eder. Jüpiter Sirius ile kavuşumdayken Uranüs’e kare ve Plüton’a karşıt açıda olacağından, fanatik ve obsesif durumlara, isyankar çıkışlara ve yıkıcı sonuçlara sebep olabilir.

22-23 Nisan tarihlerinde gökyüzünde bu yılın en sert etkilerini ifade eden Büyük Kare açı kalıbı oluşacağından dolayı tarihler, pek çok astrolog tarafından yılın en stresli günleri olarak tanımlanıyor. Gezegenlerin 13 derecede Büyük Kare açı kalıbı oluşturması, bu sayı “dönüşümü” bazılarınca “arınma ve temizlenmeyi” bazılarında “testten geçmeyi” ifade ettiği için, önemli bir dönemeç olarak görülüyor. Bir döngüden diğerine geçmeyi ifade eder. Bazılarına göre 13 sayısı yeni gelen ve henüz bilinmeyen, bozgun ve tahriple başlayan yenilikler yüzünden endişe duymayı ifade eder.Bazılarına göreyse mecazi anlamda bir şeyin ölümü ve yenilenmesi, hasat ile ilişkilidir. Çok önemli değişiklikleri, geçişi ifade eder. Bazıları bu tarihler civarındaki zorlanmaların daha ziyade ruhsal anlamda yaşanacağı yönünde görüş belirtirken, bazılarıysa büyük dünyevi stresler yaşanacağını düşünüyor. Transit Ay Büyük Kare’yi 27 Nisan’da tetikliyor. Hemen iki gün sonrasında, 29 Nisan tarihinde Boğa burcunda güneş tutulması gerçekleşiyor. Oldukça aktif zamanlar!Ama tutulma sonrasında bir rahatlama sürecine giriyoruz.

Şubat ortasından başlayan, Mayıs ortalarına kadar uzanan zorlu bir zaman dilimi var kısacası. Sert ve şiddetli, kışkırtıcı etkiler var. Dünyada, pek çok astrolog tarafından dikkat çekilen önemli bir zaman aralığında olacağız. Bu konuda bilinçli hareket etmemizin önemine çok inanıyorum. Her zaman altını çizerek belirttiğim gibi, gezegensel etkiler bizim irademiz üzerinde değildir. Gezegenler bizi yönetmezler. Bize durumları ve potansiyelleri gösterirler. Seçim bize aittir. Körü körüne ilerlersek, karşılaşacağımız sonuçlar bellidir. Astrolojik verilere endişe ve vesvese ile yaklaşmak yerine, uyandırıcı ve farkındalık yaratan boyutuyla yaklaşırsak, ondan ziyadesiyle istifade edebiliriz. 

Yılın ilk günlerinden itibaren etkin olan Mars-Jüpiter-Uranüs-Plüton arasındaki Büyük Kare açı kalıbının stresli etkilerin üstesinden gelmemize yardımcı olacak Jüpiter-Satürn-Kiron arasındaki Büyük Üçgen açı kalıbı, Nisan ayının 20’li tarihlerindeki gerginlikleri aşabilmemiz için bize yol gösteriyor ve çıkış sunuyor adeta! Su elementi burçlarda oluşan bu Büyük Üçgen açı kalıbı, zorlu testlerden geçtiğimiz bu süreçte, affedicilik, empati, merhamet ve şefkatin önemini bir kez daha hatırlamamızı, bizi içten içe tüketen hırslarımızdan, öfke ve nefretlerimizden uzaklaşmamız gerektiğini işaret ediyor. Kızgınlık, nefret, affedememe ve intikam alma eğilimi baskın olanlar bu dönemde daha fazla zorlanacaklar, bunu unutmayalım. Bu dönemde sağlıklı ve sağlam kalmamız için öncelikle öfke, nefret ve kıskançlık gibi bizi düşük frekansta tutan duygulardan uzak kalmayı, hoşgörü ve affediciliği öğrenmemiz gerekiyor.

22-23 Nisan tarihlerinde 13 derece öncü burçlarda bu Büyük Kare açı kalıbı, sonbaharda 8 Ekim 2014 tarihinde 15 derece Koç burcunda oluşacak ateşli ay tutulmasıyla da bağlantılı. Bu şartlarda, gerek ekonomik, gerek uluslararası ilişkiler, gerekse özel insan ilişkileri konusunda 8 Ekim civarındaki günlerde ikinci bir kriz dalgası yaşanması ihtimali güçlü gözüküyor. Genelleme yaparsak: yılın en gergin ayları Nisan ve Ekim olarak görülüyor.

14 Aralık’ta Uranüs-Plüton karesi altıncı kez kesinleşiyor. Bu tarihler civarında da önemli stres ve gerginlikler yaşanabilir. Öte yandan, bu tarihler civarında Uranüs Alderamin yıldızıyla birleşiyor. Alderamin dişil ile dengelenmiş eril enerjiyi, barışçıl gücü ya da gücün barışçıl amaçlar için kullanımını temsil eder. Barış ve huzuru sağlama amaçlı güç kullanımına şahit olabiliriz Aralık ayında…

Hızlı ilerleme ve başarı şansı veren zamanlar

29 Nisan’da Hamal yıldızıyla birleşen, Neptün ile altmış derecelik uyumlu açı yapan Boğa burcundaki tutulma sonrasında giderek rahatlayacağımız bir sürece giriyoruz. Bu tutulma mistik konularda ve ruhsal temalarda önemli vurgu yaratıyor.Hamal yıldızı otomatik olarak problemlerin fiziksel çözümlerine yönelme potansiyelini arttırır, kişinin hayallerine ulaşmak için iradi biçimde sıkı çalışması karşılığında başarı şansını arttırır. 5 Mayıs’ta kesinleşecek Mars-Plüton karesinin gergin etkilerini atlattıktan sonra tansiyon giderek düşüyor. 19 Mayıs’ta Mars direkt hareketine dönüyor. Mars’ın direkt hareketine dönüşü Diadem yıldızı ile kavuşmakta iken oluyor. Bu kavuşum, bir şeyler hak ettiği yere oturuncaya kadar, bir şeyleri feda etmek gerekeceğini gösteriyor.

Şubat ayı ortalarında başlayan ve Mayıs ayı ortalarına kadar devam edecek stres ve gerginlikler, Mayıs ortalarında etkinleşecek Jüpiter-Satürn üçgeninin olumlu etkisi ile de rahatlıyor. Bu uyumlu açıyla dengeye geliyoruz, planlı büyüme şansı yakalıyoruz. Mayıs ayının ikinci yarısından sonra rahatlama iyice belirginleşiyor. 24 Mayıs civarındaki günler finansal konular, yatırımlar, alım satımlar açısından iyi değerlendirilebilir.

4 Haziran’da Mars-Plüton karesi son kez kesinleşiyor. Bu stresli tarihler civarından sonra Haziran ayının devamında daha rahat ilerliyoruz. Temmuz ayı başlarında Mars-Jüpiter karesi ve ardından Temmuz ortalarında etkinleşen Mars-Venüs karesi var. Biraz stresler var, ama bunun ardından Temmuz ayının geri kalanında rahat ilerliyoruz 18 Temmuz civarında özel ilişkilerde biraz gerginlikler olsa da, Mars-Jüpiter altmışlığının destekleyici etkileriyle 20 Temmuz sonrasında girişeceğimiz işlerde hızlı gelişmeler kaydedebiliriz.

Ağustos ayı geneli rahat akıyor, ama Mars’ın 3 Kasım 2013 tutulması derecesini tetikleyeceği Ağustos ortaları ve Mars-Satürn kavuşumunun stresli etkileri Ağustos ayı sonlarında gerginlikler yaşanabileceğini gösteriyor. Eylül ayı sonlarında ve Ekim ayı başlarında ateş elementi burçlarında Mars-Jüpiter-Uranüs arasında oluşacak Büyük Üçgen açı kalıbı iyimser, cesaretli ve gelişimci adımlar da atma zamanlarında olacağımızı gösteriyor. 25 Eylül’de etkinleşecek Jüpiter-Uranüs üçgeni, hızlı gelişmeler kaydedebileceğimiz, yenilikler yapabileceğimiz zamanlarda olacağımızı gösteriyor. 1-10 Ekim tarihleri arasında Jüpiter-Uranüs üçgeni çok etkin olacak. Bu civarda Jüpiter Dubhe yıldızı ile birleşiyor olacak. Bu, dişil enerjinin çok aktif olacağı bir süreç! Bu tarih aralığında gerçekleşecek tutulma sert etkiler içeriyor, ama buna mukabil iyileştirici, şifalandırıcı enerjiler de işbaşında olacak…Eylül-Ekim aylarında etkin olacak Jüpiter-Uranüs üçgeni keşif ve icatlara da atıfta bulunuyor. Ayrıca, bu tarihler civarında Uranüs’ün Alpheratz yıldızıyla birleşiyor olması Jüpiter ile birlikte okunduğunda, inançlarımızla ilgili konularda aydınlanma ve farkındalık kazanacağımızı gösteriyor.

23 Ekim tarihindeki güneş tutulması Venüs ile birleşiyor. Bu tutulma sanat v sanatçılarla ilgili konuları vurguluyor. Müzik, resim, film gibi alanlarda güzel gelişmeler yaşanabilir. Sanatçılar kendilerini her zamankinden fazla göstermek, ifade etmek isteyebilirler. Görüşlerini sanatlarına güçlü bir biçimde yansıtabilirler. Venüs ile birleşen bu tutulma, zorlu bir dönemin sonunda SEVGİ enerjisinin baskın geleceğini gösteriyor. Sevgi, insan gelişimini engelleyen korkunun panzehiridir. Sevgi, evrendeki en büyük iyileştirici ve şifa vericidir. Depresyonu ve kötümserliği ortadan kaldırabilecek en önemli şey, sevgi alışverişidir. Sağlığımızı korumanın, bireysel ve toplumsal olarak şifalanmanın en güzel yollarından biri, sevgi bağımızı güçlendirmektir. Sevgi alışverişinin yarattığı yüksek frekans, yaşamsal enerjinin frekansını olumlu yönde etkiler. Bunu unutmamalıyız!

Arınma, Sadeleşme ve Şifalanma Zamanı!

Ekonomik anlamda basitleşme ve sadeleşme isteniyor. Azla yetinmeyi öğreneceğiz. Aslında astrolojik haritamızın yapısı gereği bunu yapabilme yeteneğimiz var. Tevekkül, teslimiyet ve maneviyatın bize hiç de yabancı olmadığı astroloji haritamızda da görülüyor. Şimdi tam da bu değerlerin, daha doğrusu cevherlerin ortaya çıkacağı sürece girmiş bulunuyoruz.2012 yılı Şubat’ında Neptün’ün Balık burcuna geçişi tekamül sürecinde önemli bir aşamaya eriştiğimizi, bir nevi arınma, sadeleşme ve basitleştirme sürecine girdiğimizi haber vermekteydi. Aslında her şeyin ne kadar basit olduğunu, ama bizim onları ne kadar karmaşık hale getirdiğimizi anlama zamanlarındayız. Bütün kaos sadece basit şeylerin algılanmasında ortaya çıkan bir kafa karışıklığı. Bu tam bir basitleştirme, sadeleştirme, hırsları azaltma, teslimiyet ve tevazuu ortaya koyma zamanıdır…

Etkin doğal afetler riski

Yıl genelinde etkin olmaya devam edecek Uranüs-Plüton karesi, bu ikiliyle gergin açılar yapacak olan Jüpiter, Mars, Venüs, Güneş ve Merkür, bazı tarihlerde gökyüzünde stresli T-kare ve Büyük Kare açı kalıplarını oluşturacak. Güneşmerkezli gezegen dizilimlerine de baktığımızda, jeomanyetik alanda etkin türbülanslar oluşacağını tahmin etmek mümkün. Bu bağlamda Aralık ayı sonlarından itibaren dikkat çekici dizilimler oluşuyor ve hemen Ocak başlarında da devam ediyor. Şubat ayının 20’li tarihlerinde de yine dikkat çekici güneşmerkezli gezegen dizilimleri var. Mart ayı sonları ve Nisan ayı genelinde de hem yermerkezli, hem de güneşmerkezli etkin gezegen dizilimleri var. Yılın bu ilk dört aylık döneminde eğer güneş aktivitesi de fazla olursa, bunun jeofiziksel yansımaları da olabilir. Gezegen dizilimleri, güneş patlamaları (Koronal Kütle Atılımları) ve Jeomanyetik fırtınalar ardı ardına geldiğinde, etkin doğal afetler görülebiliyor (her zaman olmasa da). Yılsonunda da Eylül sonları ve Ekim ayı yine etkin doğal afetler bağlamında dikkat çekiyor. Özellikle de Ekim ortaları. Etkin güneşmerkezli gezegen dizilimlerinin tarihlerini Maksimum kitabımda verdim. Arzu eden okuyucu, bu tarihleri kitapta bulabilir.

Temmuz sonlarına kadarki süreçte ülkemiz astroloji haritasının 4. evinde uzun dönem hareket edecek olan Mars, olumsuz hava koşulları, sert ve şiddetli rüzgarlar, yangınlar, deprem aktiviteleri gibi doğal afetler riskine işaret ediyor.

Japonya astroloji haritası gergin etkiler alıyor. Aralık sonlarından itibaren, bir iki aylık yakın süreçte etkin doğal afetlere açık gözüküyor. Özellikle deprem!

ABD astroloji haritası halihazırda gergine etkiler alıyor, ama özellikle Nisan ayı çok dikkat çekiyor. Bu dönemde ekonomik, politik açıdan da türbülanslar yaşanabilir, ama etkin doğal afetler riski de oldukça fazla. Çünkü Uranüs ABD astroloji haritasının dip noktasından geçiyor ve Plüton ABD astroloji haritasının 8. evindeki gezegenleri tetikliyor.

Bunlar sürekli takip ettiğimiz haritalar. Diğer ülkelerin haritalarını da takip ederek bu türde tahminler yapılabilir. 

2014’te Ortadoğu, Avrupa, ABD’yi neler bekliyor?

Ekonomik anlamda zorlu bir yıldayız. Sosyal ve politik kargaşa döneminde olduğumuzu ifade eden Uranüs-Plüton karesi 2015 yılı ortalarına kadar en etkin sürecinde olacak. Bu sürecin en kritik noktasında Nisan 2014 ve sonra da Ekim 2014 duruyor. Kriz yaşayacak ülkeler İspanya, Yunanistan ve Suriye. Buralarda kargaşalar olabilir.

ORTA DOĞU: Askeri hareketlenmeler, sert ve şiddetli olaylara açık. Suriye’de Esad rejimi finale yaklaşıyor. Aralık sonu ve Ocak başlarından itibaren sıkıştırıcı etkiler devrede olacak. Bu açıdan Mart ve Nisan ayları en gergin ve belirleyici zamanlar olarak görülmekte. Mısır’da yine bazı stres ve gerginlikler olası.

AVRUPA: İspanya, İtalya, Yunanistan astroloji haritaları gergin etkiler alıyor. Ekonomik zorlanmalar görülüyor. Euro bölgesinde kriz 2014 yılında daha da belirginleşiyor.

ABD: Ülkenin ekonomisi kötüye gidebilir. İç güvenlik konusuna daha fazla önem vermeleri gerekecek. Dramatik olaylara, düşmanlıklara ve güç çekişmelerine açık bir yıl. Özellikle de Nisan ayında hükümet zor duruma düşebilir. Çünkü Nisan ayında gökyüzünde oluşacak Büyük Kare açı kalıbı ABD astroloji haritasını tetikliyor. Bunu uzun zamandır yazıyorum. Dönüşüm Zamanı, Büyük Uyanış ve son olarak Maksimum kitaplarımda bu konuya yer verdim. ABD için ekonomik ve politik açıdan çok stresli zamanlar var önümüzdeki aylarda.

2014’te Türkiye’yi neler bekliyor?

Transit Mars Türkiye astroloji haritasında yerleşimde bulunduğu pozisyonundan geçiş yapacak ve bu alanda uzun zaman kalacak. Bu durum, iç gerginliklere işaret etmekte. Mars’ın bu alandan uzun geçişi, yılbaşından itibaren Temmuz ayı sonlarına kadarki süreçte doğal afetlerde artış, madencilik, tarım sektörü ve meskun mahallerde kazalar, yangınlarda artış riskine işaret edebilir. Mars’ın bu tür geçişlerinde provokatörlük, iç kargaşa olasıdır. Tartışmalı mitingler olabilir. İlkbahar aylarında ve özellikle yerel seçimler civarındaki tarihlerde gençler ve sanatçılar önemli rol oynayacak.  

Politik açıdan ilkbahar ayları oldukça aktif ve agresif gözüküyor. Özellikle de Mart ve Nisan ayları. Yerel seçimler civarında da çekişmeli ve gergin etkiler var. Bu süreçte muhalefet oldukça aktif, rekabetçi, hatta beklenenden daha agresif bir politika çizebilir. 30 Mart 2014 tarihinde gergin gezegen dizilimleri var. Ay kapanmakta. Yerel seçimlerden hemen bir gün sonra Koç burcunda Uranüs ile birleşen bir yeniay var. Bu yeniay, seçim sonuçlarının şaşırtıcı olabileceğini düşündürüyor. Beklenmedik yer ve pozisyon değişiklikleri olacağını düşündürüyor. Kazananlardan şaşıracaklarımız olacak, tabii kaybedenlerden de. Görev başına gelenler hızlı ve reformist değişiklikler yapacaklar. Çok şey değişecek, hem de çok şey! Bu yeniay Türkiye astroloji haritasının Meclis’i, grupları temsil eden 11. evinde gerçekleşiyor zira. Bazı kadın adayların başarılı sonuçlar aldığını da göreceğiz yerel seçimlerde.

20 Nisan’dan itibaren en kritik dönemece giriyoruz. 21 Nisan tarihinde Jüpiter-Uranüs-Plüton T-karesi en etkin gününde. 23 Nisan’da Mars’ın da aynı dereceye gelmesiyle 13 derece öncü burçlarda Büyük Kare kesinleşiyor. Bazı astrologlar tarafından bu yılın en tehlikeli günü olarak belirtilen 23 Nisan tarihi ülkemiz açısından çok önem taşıyan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’na denk geliyor.

Türkiye astroloji haritasının Yükselen burç derecesinden geçiş yapmakta olan Jüpiter, yılın ilk yarısında zorlanmaların yanı sıra, bazı önemli gelişme fırsatlarıyla karşılaşacağımızı da gösteriyor. Halkın inisiyatif alma ve gücünü ortaya koyma arzusu artacak. Transit Jüpiter’in astroloji haritamızda Sirius yıldızı ile birleşen Plüton ile kavuşacak olması, kendimizi yeniden yapılandırma ve büyük etki yaratma gücümüzü tetikleyecek.  

Yılın ikinci yarısı parasal açıdan daha olumlu gözüküyor. Ticari konular ve işletmecilik, turizm gibi alanlarda başarı şansı yüksek. Özellikle de 16 Temmuz’da Jüpiter’in Aslan burcuna geçişinin ardından bu olasılık artıyor. Ağustos ayı sonlarında turizmde hareketlenme görebiliriz. Eylül ayı boyunca ve Ekim ortasına kadarki süreçte güzel gelişmeler yakalayabiliriz.

Sonbahar ayları sanatsal konular ve sanatçılar açısından çok önemli gözüküyor. Sanatçılar daha fazla öne çıkabilir. Benzer şekilde gençler de. Satürn’ün Türkiye astroloji haritasının gençler ve sanatçılarla ilişkilendirilen 5. evinde ve Akrep burcunda hareket edecek olması, bizden olanlar-olmayanlar ayrımcılığına dikkat çekiyor. Bu geçiş eğlence yerleri, tiyatrolar gibi sanatsal mekanlar açısından olumsuz gelişmelere açık gözüküyor.

Genel olarak ele aldığımızda, Türkiye’de bazı iç gerginlikler, çekişmeler ve kutuplaşmalara açık bir yıldayız. Ama yine de genel olarak yükselişteyiz ve bu yükseliş bazı olumsuzluklara rağmen devam edecek.

Türkiye astroloji haritasına ve dönemsel haritalara dayanarak yaptığım 2014 yılı öngörüleri izlemek için aşağıdaki linki ziyaret edebilirsiniz.

http://www.astrolojitelevizyonu.com/2014te-turkiyeyi-neler-bekliyor-oner-doser-yorumluyor/

Hangi alanlarda başarı şansı daha yüksek?

Dünya geneli için 2014 yılını özetlersek: Dünya ekonomisi kötüye gidiyor. Bankacılık ve sigortacılık sektörlerinde zorlanmalar görülebilir. Borsada sert iniş çıkışlar, altın ve gümüş fiyatlarında spekülasyon yaşanabilir. İşsizlik oranında artış, daha fazla ayaklanma ve sivil itaatsizlik riski var. Genç protestocular artabilir. Askeri hareketler, terör ve şiddette artış riski hemen yılbaşı civarı, Ocak, Nisan, Ekim aylarında daha belirgin gözüküyor. Kadın hakları konusunda daha aktif bir yıldayız. Ekstrem hava koşulları ve doğal afetlerde artış görülebilir. Alternatif güç kaynaklarına yönelişte hızlanma, teknolojide, uzay keşiflerinde ve tıp alanında hızlı gelişmeler bizi bekliyor. Sosyal medyanın kullanımında daha da yaygınlaşma bekleyebiliriz. Krize rağmen gelişecek sektörler: tıbbi malzemeler, beyin cerrahisi, alternatif şifa ve terapi uygulamaları, teknoloji, uzay bilimleri, güvenlik sektörü, medya ve yayıncılık, özel televizyonlar.

Umarım dönüşüm enerjisinin çok etkin olacağı bu PLÜTONİK yeni yılda daha iyi bir “dünya düzeni” oluşumunda hepimiz pozitif yönde katkılarda bulunabiliriz!

Sevgi, umut ve ışıkla!

Öner DÖŞER

31 Aralık 2013, Salı

Astroloji Okulu, Caddebostan