İkizler Burcunda Ay Tutulması, 30 Kasım günü sabah 09:29’da (İstanbul’a göre) 8 derece İkizler burcunda bir Ay tutulması meydana geliyor. Ay tutulmaları aslında bir dolunay zamanlarıdır. Çok güçlü dolunaylar diyebiliriz. Tutulma sırasında Ay, Dünya’nın boşluğa doğru yansıttığı gölge bulutunun içerisinden geçer ve biz onu yerden üzeri örtülmüş ya da yarı örtülmüş halde görmeye başlarız. Bu her ay olmaz, sadece Ay kendi yörüngesinde dolanırken, Güneş’in yörüngesi ile kesişim noktasına çok yaklaştığı zaman ya da tam olarak birleştiği zamanlarda olur.

30 Kasım Pazartesi gerçekleşen Ay Tutulması, Yarı Gölgeli bir Ay Tutulması şeklinde oluşacak ve ülkemizden gözlenemeyecek.

İkizler-Yay burcu aksında oluşan tutulma, öncelikle doğum haritalarımızda 8 derece civarında (+/- 3 derece) değişken burçlarda (İkizler, Başak, Yay, Balık burçları) yerleşmiş gezegenler veya noktaları olan haritalar üzerinde etkisini en belirgin olarak gösterecek. Bu dereceler içerisinde yerleşimi olanlar tutulmadan en fazla etki alacak kişiler olacaklar. Bir aks oluşturduğundan dolayı, gelişen durum ve olaylar, kontrol dışı ve diğer kişi ve durumlar kaynaklı gelişir olacaktır.

Değişim korkusu insanoğlunun en karanlık korkularından biridir! Ama kozmosun kaderi değişimdir!

Her birimiz içinde bulunduğumuz koşulların hızla değişmeye başladığını fark ettiğimiz bir dönemden geçiyoruz. Ve aslında bunun kişisel olmaktan çok uzak bir yanı var, kolektife yayılan bir süreç. Sabit olan hiçbir şeyi yerinde tutamadığımız ve tutamayacağımız evrimsel bir süreçte hızla yol almaktayız. Güçlü değişimlere hazırlandığımız bu süreçte, İkizler-Yay burcu tutulmaları bizi yeni dönemin kapısından içeri alacak en önemli nüansı taşıyorlar. Değişime istekli olmak ile isteksiz olmanın arasında sıkışıp kaldığımız, yeni dünyanın içine adım atmaya doğru ilerleme sancıları çektiğimiz zamanlardayız. Hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağına kendimizi inandırsak iyi olur! Zihnen ve ruhen yeni ufuklara doğru yol aldığımızı görmek için sarsıcı bir sürü olay ve bir sürü duygu karmaşası içinde gidip geldiğimiz şu günlerde, koşulların bizi- bizleri ne yöne doğru götürmeye çalıştığının farkına varmak ve SORGULAYAN – SORGULATAN olay ve duygular arasında işin özünü kavramak kehanetini göstermek için biraz bilgece davranmak ve TANRILARIN HABERCİSİ HERMES ile işbirliği yapmak yeterli… Nasıl mı olacak derseniz?

Geleceği görebilmek için kristal küreniz olması gerekmez, mevcut koşulları iyi analiz edebilmek ve evrenin size söylediğini can kulağı ile dinlemek düşünmek, fikir üretmek, öğrenmek, öğretmek, merak etmek, keşfetmek, deneyimlemek, heves etmek ve yeni olana kucak açmak yeterli…