Hz. Muhammed’in “Muhteşem” Doğum Haritası

HZ. MUHAMMED’İN “MUHTEŞEM” DOĞUM HARİTASI

Geçenlerde bir danışanımın bana yönelttiği Hz. Mehdi'nin ne zaman dünyaya gelebileceğine ilişkin soruyu takiben, bu sorunun cevabına dair referans alabilmem için, Hz. Muhammed'in (S.A.V.) doğum haritasını araştırdım. Nihai olarak “astro-databank” sayesinde Hz. Muhammed’in (S.A.V.) rektifiye edilmiş olan doğum bilgilerine ulaştım. İlk etapta,  burçlardan ve evlerden bağımsız olarak açı konfigürasyonlarını inceledim, zira Kepler’ın da belirtmiş olduğu gibi açılar astrolojinin belkemiğini oluşturmaktaydı. Haritada ilk göze çarpan kriterler şunlardı:

1-   Jüpiter-Satürn kavuşumu: klasik astrolojide "muhteşem kavuşum" olarak nitelendirilmiştir, zira dışsal olan bu iki planet yaklaşık olarak her 20 yılda bir kavuşmakta ve o 20 yılın ana trendlerini belirlemektedir.
2- Jüpiter-Satürn kavuşumu ile Güneş arasında karşıt açı olması: bu kombinasyon ise, "en muhteşem" açı konfigürasyonu olarak tanımlanmıştır.
3- Venüs-Neptün kavuşumu: Neptün sevgi ve aşk ile alakalı olan Venüs'ün üst oktavı olarak tanımlanır. Bu kavuşum "ilahi aşkı" anlatmaktadır.
4- Jüpiter- Satürn- Plüton- Mars- Güneş arasındaki uçurtma açı kalıbı: bu kalıbın uç noktasındaki Güneş olağanüstü bir yaratıcılığa, iradeye ve "öz" ile doğrudan bağlantıya işaret etmektedir.
5- Jüpiter-Satürn- Güneş- Uranüs arasındaki t-kare açı kalıbı: odak noktasındaki Uranüs dünyaya “değişim, reform ve aydınlanma” getirme gücüne işaret etmektedir.
6- Ay-Thuban kavuşumu: bu dünyaya yanında ruhsal bir hazineyi getirmeye işaret etmektedir.

     7- Merkür- Kiron kavuşumu: harita sahibinin fikirleri ve iletişim becerileri ile başkalarını “şifalandırma” gücünü vurgulamaktadır.

Tüm bu kriterlerin bir haritada bir araya gelmiş olması; “muhteşem” bir ruhsal yapıya işaret etmekteydi. Bir astrolog olarak bu kadar önemli açı konfigürasyonlarının aynı günde bir araya gelmiş olmasından etkilenmemek neredeyse imkansız idi.

Sonraki aşamada gezegenlerin deklinasyonlarını inceledim. Hem Mars hem de Plüton EXDEK (ekstrem deklinasyon: bir planetin deklinasyonunun 23,5 dereceden yüksek olması) olması oldukça dikkat çekici idi, zira Plüton Mars’ın üst oktavı olarak tanımlanmaktadır. İkisinin birden EXDEK olması ve aralarında kontra-paralel irtibat olması, Hz. Muhammed'in (S.A.V.) olağanüstü dayanıklılığına, mücadele etme gücüne, liderlik becerilerine, dönüşme ve küllerinden yeniden doğma potansiyeline işaret etmekteydi. Rektifiye edilmiş haritanın köşe evlerinden biri olan 1. evinde güçlü yerleşimde olan Plüton ise, bulguyu pekiştirmekte idi.

Rektifiye edilmiş olan haritadaki planetlerin ev yerleşimlerini değerlendirdiğimde ise, ilk gözüme çarpan 3. ve 9. evlerdeki gezegen yoğunluğu oldu. 3. evdeki stelyum (Güneş, Venüs, Neptün, k.a.d.), Hz. Muhammed'in (S.A.V.) olağanüstü bilişsel süreçlerine ve iletişim becerilerine işaret ederken; 9. evdeki vurgu (Jüpiter, Satürn, g.a.d) ise, onun inanç sistemleri bağlamındaki muhteşem potansiyellerine işaret etmekte idi. Özellikle “muhteşem kavuşumun” 9. ev içinde gerçekleşmiş olması çok manidardı. Modern astrolojide 9. evin doğal yöneticisi olan ve inançlar ile ilintili olan Jüpiter saatinde doğmuş olması ise, tüm bu vurguyu daha da güçlendirmekteydi.

Son aşamada, doğum saatinin doğruluğundan emin olmak için, hayatı ile paralel olarak diğer gezegenlerin ev yerleşimlerini inceledim.  Eş ile ilintili olan 7. evde Aslan burcunda yerleşmiş olan ve yaşça olgun kadınları ifade eden Ay, kendisinden yaşça büyük olan eşi Hz. Hatice’ye işaret ederken; 2. evde yerleşmiş olan Merkür ise Hz. Muhammed'in (S.A.V.) ticaretten elde ettiği kazanımları vurgulamakta idi. Aslında tespit edilmiş olan doğum saati doğru olmasa bile fark etmezdi, zira o gün yüzlerce yılda bir ortaya çıkabilecek “muhteşem” açı konfigürasyonları oluşmuştu. Sanki gökyüzü “muhteşem” bir ruhun dünyaya geldiğini fısıldamıştı.

Satırlarıma son vermeden önce sizlere beni şaşırtan bir bulguyu daha bildirmek istiyorum: Hz. Muhammed'in (S.A.V.) haritasında Satürn ve Jüpiter arasındaki muhteşem kavuşum Akrep burcunun ilk derecelerinde gerçekleşmiş ve Türkiye’mizin 5 derece Akrep burcundaki Güneş’i ile kavuşmakta… Allah’tan, onun ışığını ülkemizin üzerinden hiç eksik etmemesini diliyorum…

Dr. Barış ÖZKIRIŞ