Geleceğimizi Birlikte Yaratmak

Yazar: Alexandra Karacostas

Çevirmen: Nur Çakmakkaya


Dünya genelinde, insanlar çağın değiştiğini, henüz keşfedilmemiş alanlara doğru ilerlediğimizi biliyorlar. Bu, insanlık için evrimsel bir zaman çünkü bizler fiziksel, psikolojik ve ruhsal seviyelerde metamorfoz geçiriyoruz.

Astrologlar, Satürn-Plüton kavuşumu, Jüpiter ve diğer bazı gezegen ve asteroidlerin Oğlak burcunda stelyum oluşturacağı 2020 kışının geleceğine bakmışlardı. 1960’ların ortalarında Başak burcundaki son Uranüs-Plüton kavuşumundan bu yana çağın değiştiğini kulağımıza fısıldayan bir ses vardı fakat 2008’den beri, Plüton’un Oğlak burcuna girmesiyle birlikte bu ses gittikçe yükseldi. Araba devrilince yol gösteren çok olur denilse de bazı astrologlar, özellikle finansal sektörden olanlar, korona virüs pandemisini tahmin edebildiler. (1)

Şu anki kolektif farkındalık içindeki sarsıcı değişim, yüzyıllar değilse bile, on yıllardır kaynama noktasına doğru ısınmaktaydı. 1800’lerden beri, Jüpiter Satürn kavuşumları toprak elementinde sabit kalmıştı, (1980’de Terazi’de olduğu zaman hariç) Endüstri Devrimini desteklemiş ve doğal kaynakların sömürüsüne eşlik etmişlerdi. 1990’larda Uranüs-Neptün kavuşumu ile Teknolojik Devrim başladı. Aralık 2020’de Kova burcundaki Jüpiter Satürn kavuşuma ulaştığımızda, dikkatler giderek maddeden ayrılıp sosyal konulara çekilecek. Yaşamlarımızı sürdürmek için yeni enerji ve teknoloji formlarını kullanırken Dünya üzerinde sürekli artmakta olan insan nüfusuyla birlikte eşit şekilde yaşamayı öğrenme ihtiyacı, bekleyebileceğimiz en belirgin değişimlerden bazıları. Covid-19 krizinin gelişi kaynama noktasına vardığımızı apaçık gösteriyor, ama aynı zamanda asla hayal edemeyeceğimiz şekilde hepimizi küresel boyutta bizi birbirimize bağlıyor hem maddesel hem de ruhsal olarak.

Oğlak’ın ileri derecelerindeki Satürn Plüton ve Jüpiter kavuşumu, hepsinin Balzamik fazındadır, yani her birinin kendi döngüsünün son bölümünde. Bu, daha fazla uygulanabilirliği kalmamış yapı ve sistemlerden kurtulmanın güçlü ve gerekli bir sürecini içeriyor. Balzamik fazda, gelecek nesiller için yeni tohumlar ekmek zorunluluğu vardır. Boğa burcundaki Uranüs bizi, eski toprağı tamamen işe yaramaz hale gelmeden önce verimlileştirmeye ve beslemeye davet ediyor. Bu karşı konulamaz durumda hiç ya da çok az kontrolümüz varmış hissine rağmen, iyi haber şu ki geleceği tasarlamak için düşündüğümüzden çok daha yüksek bir kapasitemiz var, korkunun hükmüne izin vermediğimiz sürece.

Zaman bizi, geleceğe yönelik vizyonumuzu doğrultmaya yönlendiriyor, kaderimizi kolektif olarak belirlemeye davet ediyor. İnsanlığın tekrar doğumuna yakıt sağlamak ve canlandırmak için ne yapabiliriz? Doğanın organik döngüleriyle nasıl senkronize olabiliriz? Şekillenen “yeni dünya”nın ilk bildirimlerini deneyimlerken nelerin restore edilmesi gerektiğini tam kapsamlı olarak görmemiz, Plüton’un Kova burcuna tamamen gireceği 2024’e kadar sürecek.

Oğlak, hükümetler, büyük kurumlar, enstitüler, ekonomiler, altyapılar, muhafazakarlık, otorite, gelenek ve zorlukla ilişkilendirilir. İnsanlık, Plüton’un 2008’de Oğlak burcuna girişinden beri, hâkim olan kültürün inkâr ettiği sonuçlarını görüyor. Plüton kendi yöntemleriyle, farkındalığı olmayan materyalin üzerine ışık tutar, konuyu aydınlatır, yavaş fakat kesin şekilde filtreleyerek yüzeye çıkartır. Nelerden korktuğumuz ile ilgili anlık görüntüler elde ederiz, kişisel ve kolektif olarak güçsüzleştiğimiz yollarla ve tutkularımızın doğası ile yüzleşiriz. Güvenlik adına itibar ettiğimiz yapılar artık çalışmıyor ya da bizi bir arada tutmuyor. Amerikan Plüton dönüşü, 2022’de kesinleşiyor, mükemmel bir zamanda geliyor.

Satürn bizi, tekrar değerlendirmeye, gözden geçirmeye, kurtulmaya ve yeniden yapılandırmaya davet ediyor. Oğlak burcunda şu an Plüton ile dans etmekte olan Satürn adalet temasını taşıyan Terazi burcunda yücelir ve pandemi toplumsal spektrum boyunca eşitsizlikleri aydınlatıyor. Satürn aynı zamanda, bize temel olanlara ve yalınlaşmaya dönmeyi hatırlatıyor. Hayatlarımızın nasıl görünmesini istiyoruz? Şimdi, yeni dersimizi belirleme zamanı. Zaman Tanrısının talep ettiği sabır ve doğru çaba ile, yeni yaşam şeklini hayal edebilir ve yaratabiliriz.

Satürn ve Plüton’un son kez Oğlak burcunda kavuşumu 1518 senesinde oldu, Uranüs tıpkı bugün olduğu gibi Boğa burcundaydı. O dönem de insan evriminde dönüm noktasıydı, Reformlar ve “yeni dünya” açılımı ile sinyal veriyordu. Şu an ki transit döneminde çevresel yıkımla yüzleşen bir dünyada yaşıyoruz. Değerli gezegenimizi onarmak ve beslemek için, duyarlılıklarımızı, kalplerimizi ve akıllarımızı nasıl birleştirebiliriz?

Jüpiter dokunduğu her şeyi büyütür, bu yüzden şu an düşüşte olduğu Oğlak burcunda işler sıkıntılı görünüyor. Jüpiter aynı zamanda gelecek adına umut duygusunu da yükseltir; iyimserlik ruhunu kucaklamamız bize bağlı.  Jüpiter Plütonik şeylerin tamamını büyütür. 2020’de üç Jüpiter-Plüton kavuşumu var – 4 Nisan; 30 Haziran ve sonuncusu 12 Kasım. Biz ölüm ve tekrar doğuşun umuduyla eş zamanlı olarak yüzleşirken, bu dönemler Plüton’un aşırılığını büyütebilir.

2026’ya kadar Balık burcunda olacak Neptün ile, gezegenimizdeki rahatsızlık verici toksinlerin gerçekliği ile yüzleşiyoruz. Balık Zodyak’ın son burcu, her şeyin biriktiği yer—kolektif bir atık sahası gibi hayal edebiliriz. Taze gıda hasat etmek ve temiz su içmek istiyorsak, şu an geliştirici bir aksiyon alma fırsatımız olduğunu fark etmek önemli. Atık sahasını geri kazanabilir ve birleşmiş kutsal bir yer yaratabilir miyiz? Şu an kutsal evrenle, koşulsuz sevgi ve kabul ile bağlanmaya her zamankinden daha çok fırsatımız var. Neleri feda etmeye gönüllüyüz?

2019 Mart ayından beri, Uranüs Boğa burcunda ve bu, oyunu değiştiren bir yapı. Gerçeklik; tarımı, parayı, bedenlerimizi ve doğal kaynakları da kapsayan maddesel dünyadan geliyor. Korona virüs bizi şaşırtarak, insanın istismarında kısa bir erteleme olduğunda gezegenin ne kadar hızlı onarılabileceğini gösterdi. Bu zamanda yaşayan çoğumuz, insan etkisinin, hava kirliliğinin ve gürültünün olmadığı, dünyanın gerçek güzelliğini hiç görmedi. Neyse ki, tanrılar bize yardımcı olmak için elbirliği ile çalışıyorlar!

Bu sonbahar yaşanacak Mars retrosu (9 Eylül-13 Kasım) özel önem hak ediyor. Bu dönem aynı zamanda tüm dünya için sonuçları olan Amerikan seçimlerini de içeren şiddetli bir koşu gibi görünüyor. Geri hareketteki Mars ve onun, zor ve bayağı ruhlu olan kız kardeşi Eris, Koç burcunda kavuşuyor olacaklar ve Terazi’deki Güneş’e kare açı yaparken ve Oğlak burcundaki Jüpiter, Plüton, Satürn ve Pallas Athena asteroidine kare açı yapacaklar. Özellikle kuvvetli olabilecek tarihler 13-19 Ekim 2020 arasında; 16 Ekim’de 23°53’ Terazi burcundaki Yeni Ay da bu aralığa düşüyor. Anlaşmazlık, çatışma ve isyanın savaşçı bir toplaşması gibi görünüyor.  13 Ekim ve 3 Kasım arsında, Akrep ve Terazi burcundaki geri hareket, sert vuruşu başlatıyor. Şartların aşırı ıstırap verdiği zamanlar, sıklıkla en büyük gelişimi gösterdiğimiz zamanlar gibi görünüyor.

Öner Döşer, tanınmış bir Türk astrolog, pandemiyi araştırdı ve konuyla ilgili makalesi, OPA (Organization of Professional Astrology) tarafından yayınlanan, Career Astrology’de Haziran/Gündönümü sayısında okunabilir. Asırlar boyunca ortaya çıkan 7 pandeminin altı tanesinin İkizler-Yay aksındaki Güneş tutulmaları zamanında olduğu ve beşinin Jüpiter-Plüton kavuşumuna sahip olduğu bilgisi hayranlık uyandırıcı.  Covid 19 pandemisi iki özelliğe de sahip. Jüpiter-Plüton kavuşumları dönemin temalarını büyütür, daha iyisi ve daha kötüsü için artar ve yayılır. Medikal astrolojiye göre, İkizler-Yay aksı solunum hastalıklarına karşılık gelir.

Bu düğüm aksının İspanyol gribinde, Asya gribinde, SARS, Hanta, Zika, MERS ve şimdi de Covid 19’da aktive olduğunu gördük. (Döşer aynı zamanda bu olaylara, azalan güneş aktivitelerinin sıklıkla eşlik ettiğini de gözlemlemiştir).

Mars ve Neptün’ün Balık burcunda kavuşumda olacakları mayıs ayında enfeksiyonun aşağı yönlü dönüşüne tanık olsak da, bu yaz haziran sonundaki ikinci Jüpiter-Plüton kavuşumu ile de desteklenen başka bir dalga ve toksin/zehir artışı olması olası.  Pandemi yakın zamanda sona erecek gibi görünmüyor, aşı ya da tedavi bulunmadan önce bu senenin sonunda üçüncü ve final dalgası da olacak gibi görünüyor.

Önümüzdeki 200 sene ve sonrası için, Jüpiter-Satürn kavuşumlarını hava burçlarında deneyimleyeceğiz (2159’da su burcundaki hariç). Jüpiter ve Satürn’ün 21 Aralık 2020 tarihinde Kova burcundaki sidonik döngüsünün haritası, Koç burcunun 23 derecesinde kavuşan Mars ve Eris’e, Oğlak burcunun 23 derecesinden tam kare açı yapan Plüton’a sahip, bundan ayrı olarak, Boğa’daki Uranüs’ün, Kova burcundaki Jüpiter-Satürn’e kare açısı var. Değişimin geldiğini görmek hepimiz için kolay; küresel yeniden düzenlenme çoktan başladı bile.

Bizler hepimiz bu Evrenin ortak yaratıcılarıyız, bu yüzden şimdi farkındalıklı ve bilgi dolu seçimler yapalım ve geleceğe ilerleyelim. Fiziksel, psikolojik ve ruhsal dönüşüm zamanında, bizim sonsuz bilgeliğimiz yüklenmeye ve uygulanmaya hazır. Amaç, daha yararlı ve bütünleşmiş bir yaşam biçimi, onunla ve onsuz, tüm insanlar için. Geleceğimizi birlikte inşa etmek için bu güçlü zamanda, kendi yaşamlarımızın yazarları olduğumuzu hatırlayalım—kişisel olarak kendimiz için ve dünya için, global bir aile oluşturuyoruz.


Dipnot:

  • Astrolog Christeen Skinner, 2020’nin başlarında, Theodore White’ın “Büyük Minimum: ‘Majör Global Çağ Başlıyor’ Yeni Parlak Kuyrukluyıldız Yaklaşırken Dünya üzerinde Pandemi’.” yazısına değinerek, gelmekte olan potansiyel bir virüsü dikkate alarak Alexandria iBase Projesinde bir konuşma yapmıştı. Aynı zamanda, kitabında Finansal Alemde Dümen Tutmak (2019), Skinner, hastalıkların patlamasında Plüton ve Kiron açılarının korelasyonunu yazmıştı – ör. Hıyarcıklı Veba, Kara Ölüm, İspanyol gribi, Aids ve Ebola. Plüton ve Kiron’un arasında Şubat 2020’deki kintil açının pandeminin potansiyel bir işaretçisi olduğundan bahsetmişti.

Yazı orjinal dilinde 22 Nisan 2020 tarihinde The Mountain Astrologer dergisinde yayınlanmıştır.
https://mountainastrologer.com/tma/co-creating-our-future/


Biyografi: Alexandra Karacostas, kuzey Kaliforniya’da yaşayan profesyonel bir astrologdur. 1975’ten beri tutkulu bir astroloji öğrencisidir, 1984’ten beri profesyonel olarak çalışmakta ve insanlara hayatlarını yönlendirmek konusunda yardımcı olmaktadır. Alexandra yurtiçi ve yurtdışında öğretmenlik yapıp ders vermektedir ve uluslararası danışma hizmet vermektedir.

Alexandra 2007’den beri Organization for Professional Astrology (OPA) yönetim kurulunda çalışmaktadır, 2010-2014 arasında başkanlık yapmış, 2018’den beri başkan yardımcılığı yapmaktadır. OPA Fakültesindedir ve sertifikalı Akran Kümesi ve Danışmanlık Yetenekleri yöneticisi olarak hizmet vermektedir. Alexandra birçok farklı yayıncı için yazı yazmıştır, The Mountain Astrologer dergisinde köşe yazarlığı yapmış ve yakında OPA’nın yakın zamanda çıkacak kitaplarında The Professional Astrologer, yeni Essential Astrology bölümlerine katkıda bulunmuştur. Alexandra aynı zamanda çok sevdiği Yunanistan’da küçük ve özel turlara liderlik etmektedir.

Şu adreslerden kendisine ulaşılabilir:
[email protected]
www.WisdomAstrology.com
530-520-9992